27 Şubat 2015 Cuma

ZİYA YÜREKLİ’Yİ RAHMETLE ANIYORUZ İbrahim Halil Sipahi


Vefatının beşinci yılında, mümtaz insan, örnek mücadeleci, fikir adamı, eğitimci, Hadim-ül Kur’an ve siyasetçi, bir dönem Millet Partisi Adana İl Başkanlığı yapan Ziya Yürekli’yi rahmetle anıyoruz.

Ziya Yürekli 1940 yılında Karaisalı’nın Filikli köyünde dünyaya gelmiştir. Adana İmam Hatip Lisesini müteakip, 1969 yılında Konya Yüksek İslam Enstitüsü’nden mezun olduktan sonra Adana’da bir yıl vekil müftülük ve vaizlik yapmıştır. 1970’ten 1996 yılına kadar Adana İmam Hatip Lisesi’nde meslek dersleri öğretmeni olarak çalıştı. Öğretmenlik hayatı boyunca özellikle ortaokul bölümünün Kur’an-ı Kerim derslerine giriyordu, öğrencilerini en iyi şekilde yetiştirmek, tecvit kurallarına uygun bir şekilde Kur’an-ı Kerim okur hale getirmek için büyük çaba sarf ederdi. Katı kuralları ve sert görünüşü altında iyi insan, iyi Müslüman yetiştirme gayreti vardır.

Düşüncelerini ayetlere dayandırır, bütün bilgi ve düşünceleri o ayetlere bağlardı. Şiiri sever, Yunus Emre başta olmak üzere pek çok şairi okurdu, fakat onun şairi Mehmet Akif Ersoy’du. Akif’in dizelerini ezbere bilir, sohbetlerini o dizelerle süslerdi. Öğrencileri arasından akademisyen ve yazarlar çıktı; onlarla övünür, eserlerini okur ve çevresine tanıtırdı.

Ziya Yürekli çocuklara ve gençlere çok değer verirdi. Eğitimleriyle bizzat ilgilenirdi. Din eğitimi almaları konusunda çaba sarf ederdi. Gençleri kitap okumaya, dergi okumaya, düşünmeye ve sorgulamaya yönlendirirdi. Gençlerin iyi yetişmeleri, eğitimlerini başarıyla tamamlamaları, üniversite okumaları, hatta akademik çalışma yapmaları gerektiğini düşünür, bu konuda büyük bir çaba gösterirdi. Arkadaşlarıyla Anadolu Eğitim Vakfı?nı kurmuştu ve her hafta sonu gençlerle sohbet ederdi. İyilik, doğruluk ve güzellik ekseninde yaşar; yanlışa, kötülüğe ve çirkinliğe razı olmaz, karşı çıkar ve çok iyi tanıdığı şer odaklarına karşı yılmadan mücadele ederdi? Bu yaşam felsefesini gençlere de anlatırdı.

"MUHTEŞEM TÜRKİYE" İDEALİ

Davası, Türk ve İslam medeniyetinin yeniden dirilişi birlik ve beka davasıydı. Devleti, milletin teşkilatlanmış hali, yani milletin kendisi görürdü. Devletin, modern bir organizasyona dönüşmesini, millete yabancılaşmasını, kamu kurumlarının kendini milli iradenin üstünde konumlamalarını, millet hayatını ve milli kültürü tahrip etmesini ve devlet-millet çatışmasını yanlış bulurdu. Ziya Yürekli’ye göre asıl olan medeniyetti. Millet, kendi muhteşem medeniyetini yeniden inşa etmeliydi. En büyük emeli “MUHTEŞEM TÜRKİYE” idealinin gerçekleşmesini görmekti. Davası, bir medeniyet atılımını gerçekleştirme mücadelesiydi. Hizmet verirken kesinlikle herhangi bir dünyalık karşılık beklemezdi. Hizmeti, tıpkı secde gibi Allah aşkının bir göstergesi olarak algılardı. Sosyal, ekonomik ve siyasal hayatın, ilim, ahlak ve hukuk temelleri üzerinde yükselmesi gerektiğini düşünüyordu. Ziya Yürekli’ye göre siyaset, Müslümanlığın omurgasını oluşturuyordu. Allah?ın hükümleri, siyasetle yürürlüğe sokulur. “Din siyasetle ayakta tutulur.” derdi. Hukukun üstün tutulması gerektiğini savunur, yeni Anayasa ihtiyacını vurgular ve hukukun siyasallaştırılmasına karşı çıkardı. Dindar, çağdaş ve demokrattı. Ömrü boyunca Kur’an-ı Kerim okuttu. Bana da Kur’an öğreten odur, Allah bin kere razı olsun. Binlerce öğrencisi, bugün onu gözyaşı içinde Fatihalarla anıyor.

Ziya Yürekli, 68 kuşağındandı. O üniversite öğrencisiyken, gençlik olayları yükselişteydi. Türkiye’de sağ sol kavgası başlamıştı.

Bu arada Aykut Edibali ve arkadaşları Mücadele Birliği adıyla bir örgütlenme başlattı. Ziya Yürekli de Mücadele Birliği’nin kuruluş aşamasında ve sonrasında aktif rol aldı.

Aykut Edibali “Mücadele Birliği bir kültür hareketi, bir mektep olarak vereceğini fazlasıyla verdi. Renkleriyle, çeşitleriyle çok farklı yerlerde olan insanlarıyla bunu başardı. 20 tane adam Türkiye’yi salladı.” diyor. Ziya Yürekli de Türkiye’yi sallayan o 20 kişiden biriydi.

ADANA İL BAŞKANLIĞI NÖBETİ

1996 yılında Millet Partisi Adana il başkanlığı görevine seçildi. Bu süreç onun davasına hizmette en çok zaman ayırabildiği süreçti. Millet Partisi Adana il binasının asansörü çalışmayan beş katını her gün yılmadan usanmadan dizlerindeki yılların yorgunluğuna rağmen çıkar, parti binasını sürekli açık tutardı. Burada siyasi çalışmalarını yapar, millet davasını millete anlatmanın çabası içerisinde gününü geçirirdi.

Fırsat buldukça yanına dava arkadaşlarından bir veya birkaç kişiyi alır, onlarla esnaf ziyaretine çıkar, esnafın derdini dinler, hatırını sorar, Millet davasını anlatır ve onları bu millete hizmete davet ederdi. En çok sevdiği ise, mahalle ve köy ziyaretleri idi. Köy kahvelerinde sohbet eder, ülkenin içinde bulunduğu durumu değerlendirir, onlarla paylaşırdı. Köy yolunda tarlada çalışanları gördüğünde, hayvanlarını otlatan çobanları gördüğünde otomobili durdurtur onlarla sohbet eder, millet davasını anlatır ve onları bu davaya davet eder, şeker diye adlandırdığı partinin tanıtıcı broşürlerinden verirdi, partiye üye olmaya davet ederdi.

NÖBET BAŞINDA HAKKA YÜRÜDÜ

Ziya Yürekli, siyaseti Müslümanlığın omurgası görüyordu ve millet düşmanlarına ve şer odaklarına karşı mücadelenin imanın gereği olduğunu savunuyordu. Siyaseti ibadet zihniyeti ve ciddiyetiyle yapıyordu.
Türkiye’nin Ziya Abisi, hocası ve hizmet kahramanıydı. Millet davasının büyük bir neferi idi. Tanıdığım örnek mücadeleci, hayatının örnek alınması gereken büyük bir şahsiyetti.

Ömrünü millet davasına adamış, millet ıstırabı ile yanan bu değerli şahsiyet yine bir millet ocağında, 27 Aralık 2006 günü, dava arkadaşları ve gençlerle sohbet ederken yüksek tansiyondan beyin kanaması geçirdi ve bir ay yoğun bakımda kaldı.

Ziya Yürekli, ömrünü adadığı hizmet yolunda 27 Ocak 2007 günü rahmet-i Rahman’a kavuştu.

Hak ve millet sevdalısı büyük mücadeleci Hadim-ul Kur’an, Ziya Yürekli’yi Rahmetle ve minnetle anıyoruz.


06 Ocak 2012 - Egemen Millet'in Sesi ? 132


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder